Geçen hafta pazar günü İstanbul Tasarım Merkezi'nde bir basın toplantısı düzenledi. Amaç 'tesettür giyim' firmalarının eksiklikleriyle ilgili beyin fırtınası yapmaktı. İlk kez bu sektörde böyle bir toplantı yapılıyor. Konuşulanlar ne kadar üretime ve tasarıma yansır bilemiyoruz. Fakat umarız artık müşterisini dinleyen tesettür firmalarının sayısı artar.
-Tesettür firmalarının önceliği, örtünmek isteyen kadınların ihtiyacına yönelik kıyafet yapmaktı. Kıyafetin rengi, dikişi, tasarımı hep daha sonra geldi. Fakat zaman içinde sektör ürün kalitesi, dikişteki işçilik gibi konularda gelişti. Yüksek kalite kumaşları başarıyla dikip servis edebilir hale geldi. Fakat buna mukabil tasarım konusundaki açmazlar devam etti. Bugün tesettür giyim pazarı geçmişe oranla daha fazla girişimci ile yoluna devam ediyor. Bu durumda, tasarım ve ihtiyaçları doğru belirleme olgusu öne çıkıyor.
Tesettür giyim firmaları, sosyal medyada tüketicisi ile bizzat temas etme fırsatı bulduklarından mıdır bilinmez artık 'ne yapmalı ve nasıl yapmalı' sorularını kendilerine soruyor. Örneğin Armine, kış koleksiyonunu Rabia Yalçın ile hazırlıyor. Tasarımcıyla çalışma konusunda ciddi önyargılar taşıyan tesettür giyim pazarında belki de devamı gelecek bir atılımın ilk adımını atmış oldular.
Gençlerin yeni gözdesi Kayra Giyim de geçtiğimiz pazar günü bir organizasyon tertip etti. Beyazıt'taki İstanbul Tasarım Merkezi'nde bir grup gazeteci, yazar, e-ticaret sitelerinin sahipleri bir araya geldi. Konu Kayra Giyim'den çok tesettür giyim konusundaki soru işaretleriydi.
Neler konuşuldu?
Tesettür giyim firmalarının iletişimleri genellikle 'kol kırılır yen içinde kalır' kabilinden oldu bugüne kadar. Kayra Giyim sonunda bu tabuyu yıktı diyebiliriz. İlk kez bir tesettür firması bizlere fikrimizi sordu. Eksikleri kıyasıya eleştirdiğimiz, kendi aramızda konuşmaktan öteye gitmeyen sıkıntılarımızı bizzat paylaştığımız, ihtiyaç duyduğumuz ama kime söyleyeceğimizi bilemediğimiz birçok şeyi konuşma fırsatı bulduk. Eleştirilerin bazen dozu ağır kaçsa da Kayra yetkilileri kesinlikle darılmadı. Açıkçası çok güzel bir yaklaşım sergilediler. Bu da sorun çözme adına ne kadar samimi olduklarını yansıtıyor. Diğer bir açıdan ise eleştirilerin daha iyi kıyafetler çıkması için olduğunu fark edip dikkatle analizleri dinlediler.
Şimdiye kadar sorulmayan sorular
"Tesettür giyim firmaları sizce kim için üretim yapıyor?" Bu sorulardan ilkiydi. Klasik giyinen bayanlar için diyenler oldu, çalışan bayanlara yönelik yapılmıyor diyenler de... Benim cevabım, "Beş çayları için yapıyor." oldu. Zira hep bir resmi kıyafet tarzı benimseniyor tasarımlarda.
"Tesettür giyim firmalarında bulamadığınız ürünler nelerdir?" sorusuna ise "Günlük rahat kıyafetler bulunamıyor." cevabı verildi. "Davet kıyafeti bulunamıyor" ise öne çıkan bir diğer cevaptı. Özellikle çalışan bayanların iş yaşamında tercih edeceği daha rahat, esnek kumaştan tasarımlar istedikleri en çok dile getirilen konuydu.
"Sizce bir tesettür giyim mağazası nasıl olmalı?" sorusu ise beni çok sevindirdi. Bu soruya özellikle kabinlerin çok göz önünde olduğu eleştirisi getirildi. "Kabinlerde ayna eksikliği" bir diğer cevaptı. Bu bir mağazacılık tercihi fakat örtünmeyi tercih eden kadınlar aynayı kabin içinde istiyor.
Benim eleştirim satış temsilcilerine. Artık sizi gölge gibi kovalayan satış temsilcileri tarihe karışmak üzereyken tesettür giyim mağazalarında satış temsilcisinden yakanızı kurtarıp ürün bakabilmeniz adeta nimet. Bu yaklaşım müşterilerde "siz bir şeyi beğenmeyi bilmiyorsunuz" izlenimine yol açabiliyor.
Tesettür giyimdeki fiyatlar da tartışma konusu. Aynı cadde üzerinde farklı mağazalarda aynı ürünün farklı fiyatlarda olması ve indirimlerin sezona göre çok geç kalması eleştirildi.
Toplantıda herkesin birleştiği konulardan biri tesettür giyim firmalarının artık tasarım ürünler sunmaları gerektiği oldu. Artan butik sayısı aslında bu firmalarının ders çıkarması için yeterli. İnsanlar hem pahalı ürün alıp hem de üniforma gibi giyinmek istemiyor. Çözümü de özel dikimde ya da butiklerde buluyor. Gün geçmiyor ki Erenköy'de, Üsküdar'da bir butik açılmasın.
Gençler ise bu mağazaların ıskaladığı önemli bir kitle. Sosyal medya sayesinde bu gençlerle iletişim sağlanması önemli bir başarı. Fakat iletişimden öte onların beklentilerine çözüm üreten firma kim olursa o kazanacak. 18-24 yaş aralığındaki gençlerin çoğu ürünleri kombine ederek global markalardan alıyor. Çünkü onlar hem uygun hem de tasarım kıyafetler satıyor.
***
Kombine edilecek ürünler az
Toplantıdaki en önemli eleştiri, tesettür giyim markalarının ürünlerinin kombine edilememesiydi. Benim eleştirim seçeneksizlikle ilgili. Bir etek alıyorsanız üzerine ya gömlek ya ceket almak zorundasınız. Yazlık bir hırka ya da rahat kumaşlardan tasarlanmış bir parça bulma ihtimali pek yok. Eteği tesettür giyimden alıyor, günlük giyimde kullanılacak parçaları da mecburen diğer markalardan tamamlıyor
Tesettür giyim firmaları, sosyal medyada tüketicisi ile bizzat temas etme fırsatı bulduklarından mıdır bilinmez artık 'ne yapmalı ve nasıl yapmalı' sorularını kendilerine soruyor. Örneğin Armine, kış koleksiyonunu Rabia Yalçın ile hazırlıyor. Tasarımcıyla çalışma konusunda ciddi önyargılar taşıyan tesettür giyim pazarında belki de devamı gelecek bir atılımın ilk adımını atmış oldular.
Gençlerin yeni gözdesi Kayra Giyim de geçtiğimiz pazar günü bir organizasyon tertip etti. Beyazıt'taki İstanbul Tasarım Merkezi'nde bir grup gazeteci, yazar, e-ticaret sitelerinin sahipleri bir araya geldi. Konu Kayra Giyim'den çok tesettür giyim konusundaki soru işaretleriydi.
Neler konuşuldu?
Tesettür giyim firmalarının iletişimleri genellikle 'kol kırılır yen içinde kalır' kabilinden oldu bugüne kadar. Kayra Giyim sonunda bu tabuyu yıktı diyebiliriz. İlk kez bir tesettür firması bizlere fikrimizi sordu. Eksikleri kıyasıya eleştirdiğimiz, kendi aramızda konuşmaktan öteye gitmeyen sıkıntılarımızı bizzat paylaştığımız, ihtiyaç duyduğumuz ama kime söyleyeceğimizi bilemediğimiz birçok şeyi konuşma fırsatı bulduk. Eleştirilerin bazen dozu ağır kaçsa da Kayra yetkilileri kesinlikle darılmadı. Açıkçası çok güzel bir yaklaşım sergilediler. Bu da sorun çözme adına ne kadar samimi olduklarını yansıtıyor. Diğer bir açıdan ise eleştirilerin daha iyi kıyafetler çıkması için olduğunu fark edip dikkatle analizleri dinlediler.
Şimdiye kadar sorulmayan sorular
"Tesettür giyim firmaları sizce kim için üretim yapıyor?" Bu sorulardan ilkiydi. Klasik giyinen bayanlar için diyenler oldu, çalışan bayanlara yönelik yapılmıyor diyenler de... Benim cevabım, "Beş çayları için yapıyor." oldu. Zira hep bir resmi kıyafet tarzı benimseniyor tasarımlarda.
"Tesettür giyim firmalarında bulamadığınız ürünler nelerdir?" sorusuna ise "Günlük rahat kıyafetler bulunamıyor." cevabı verildi. "Davet kıyafeti bulunamıyor" ise öne çıkan bir diğer cevaptı. Özellikle çalışan bayanların iş yaşamında tercih edeceği daha rahat, esnek kumaştan tasarımlar istedikleri en çok dile getirilen konuydu.
"Sizce bir tesettür giyim mağazası nasıl olmalı?" sorusu ise beni çok sevindirdi. Bu soruya özellikle kabinlerin çok göz önünde olduğu eleştirisi getirildi. "Kabinlerde ayna eksikliği" bir diğer cevaptı. Bu bir mağazacılık tercihi fakat örtünmeyi tercih eden kadınlar aynayı kabin içinde istiyor.
Benim eleştirim satış temsilcilerine. Artık sizi gölge gibi kovalayan satış temsilcileri tarihe karışmak üzereyken tesettür giyim mağazalarında satış temsilcisinden yakanızı kurtarıp ürün bakabilmeniz adeta nimet. Bu yaklaşım müşterilerde "siz bir şeyi beğenmeyi bilmiyorsunuz" izlenimine yol açabiliyor.
Tesettür giyimdeki fiyatlar da tartışma konusu. Aynı cadde üzerinde farklı mağazalarda aynı ürünün farklı fiyatlarda olması ve indirimlerin sezona göre çok geç kalması eleştirildi.
Toplantıda herkesin birleştiği konulardan biri tesettür giyim firmalarının artık tasarım ürünler sunmaları gerektiği oldu. Artan butik sayısı aslında bu firmalarının ders çıkarması için yeterli. İnsanlar hem pahalı ürün alıp hem de üniforma gibi giyinmek istemiyor. Çözümü de özel dikimde ya da butiklerde buluyor. Gün geçmiyor ki Erenköy'de, Üsküdar'da bir butik açılmasın.
Gençler ise bu mağazaların ıskaladığı önemli bir kitle. Sosyal medya sayesinde bu gençlerle iletişim sağlanması önemli bir başarı. Fakat iletişimden öte onların beklentilerine çözüm üreten firma kim olursa o kazanacak. 18-24 yaş aralığındaki gençlerin çoğu ürünleri kombine ederek global markalardan alıyor. Çünkü onlar hem uygun hem de tasarım kıyafetler satıyor.
***
Kombine edilecek ürünler az
Toplantıdaki en önemli eleştiri, tesettür giyim markalarının ürünlerinin kombine edilememesiydi. Benim eleştirim seçeneksizlikle ilgili. Bir etek alıyorsanız üzerine ya gömlek ya ceket almak zorundasınız. Yazlık bir hırka ya da rahat kumaşlardan tasarlanmış bir parça bulma ihtimali pek yok. Eteği tesettür giyimden alıyor, günlük giyimde kullanılacak parçaları da mecburen diğer markalardan tamamlıyor 
Yorum Gönder